yuvarlanmak

yuvarlanmak
"1. to roll; to turn over and over: Kaya üstümüze doğru yuvarlanıyordu. The boulder was rolling straight towards us. 2. to fall, fall down. 3. colloq. to die suddenly, up and die, kick the bucket suddenly. 4. to be fired, get the sack, get the push. 5. to be rolled (along a surface). 6. to be rolled up. 7. to be rounded, be given a circular or spherical shape. 8. to be sent sprawling (to the ground). 9. (for food, drink) to be downed quickly; (for food) to be put away, packed away, or polished off quickly. yuvarlanıp gitmek to manage or get along in a so-so manner. Yuvarlanan taş yosun tutmaz. proverb A rolling stone gathers no moss."

Saja Türkçe - İngilizce Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • yuvarlanmak — nsz 1) Kendi üzerinde dönerek hareket etmek Fıçı yuvarlanıyor. 2) Dökülerek düşmek Bu hayvancıklara bakarken gözlerimden yaşların yuvarlandığını ve toplandığını duydum. M. Ş. Esendal 3) Devrilmek, düşmek Kapı açılır açılmaz yüzükoyun ve kaskatı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • teker meker yuvarlanmak — 1) döne döne yuvarlanmak 2) iyi durumda olan bir kişi durumunu birdenbire yitirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tepetakla gitmek (veya yuvarlanmak) — hızlı bir biçimde toplumsal ve ekonomik durumu bozulmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • TEDEHRÜC — Yuvarlanmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TEMA'UK — Yuvarlanmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • tengerlenmek — yuvarlanmak …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • yuwlunmak — yuvarlanmak, kendi kendine yuvarlanmak. 112, 113 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • yufluşmak — yuvarlanmak. III, 105bkz: yuwlu şmak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • yuwalmak — yuvarlanmak I, 397bkz: yuwulmak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • yuwluşmak — yuvarlanmak III, 105bkz: y ırfluşmak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • aşmak — yuvarlanmak engeli geçmek …   Beypazari ağzindan sözcükler

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”